Türkçülük şeref meselesidir. Her Türk’ün “varlığını Türk varlığına armağan etmek” gibi verilmiş bir sözü vardır. Şerefli her Türk de buna binaen Türk milletinin menfaatleri için çalışmalıdır. Türk milletini Türk milletinin menfaatlerini korumaya yönelten şey asla yabancı kaynaklı fikirlerden hareketle çıkacak bir düşünce ya da yöneliş değildir.
Türkçüler için “faşist” diyorlar. Türkçüler için faşist diyenlerin, milliyetçilikten anladığı tek şey faşizm ise, bu şahısların mutlaka budunsal karın ağrıları vardır.
Faşizm, İtalyan lider Benito Mussolini’nin, 1919’da ortaya çıkardığı, zamanın İtalya’sını daha iyi yöneteceğini düşünerek ortaya attığı bir düşünce biçimidir. Faşizmin ortaya çıkma sebebi, 3.000 kilometre ötedeki dünyada eşi benzeri olmayan bir biçimde millet sevgisine nail olan Türkçülere isim koymak değildir. Faşizm, Mussolini’nin otoriter devlet ve radikal milliyetçi bir düzen oluşturma çabası üzerine ortaya çıkmıştır.
Türkçülüğün yabancı kaynaklı bir fikri kabul etmesi mümkün değildir.
Nihal ATSIZ’ın, “milliyetçilik milliyeti olmayanlar için faşizmdir.” diye bir sözü vardır.
Türkçüleri Nazilere benzetiyorlar. Hollywood filmlerinde gördükleri gibi gaz odaları, krematoryum atölyeleri veya toplama kampları oluşturacağımızı sanıyorlar. Türkçülük zincirinin son halkası Nihal ATSIZ’a, saçları Hitler’inkine benziyor gibi ahmakça iftiralar atıyorlar.
Caner KARA’nın, “Alman Nazi’sinin yatalak bir Yahudi’ye düşmanlığıyla, bir Türk Milliyetçisinin dağdaki teröriste karşı kini bir tutulamaz, ölçülemez, yakıştırılamaz!” diye bir sözü vardır.
Biz Türkçüler, inandığımız davaya bu türlü zırvalarda bulunan herkesten fazla olarak, ecdadımızın toprağa dökülen kanı ve milli hatıralarımız ile bağlıyız.
Faşizm ve Nazizm’e olduğu gibi, başta yabancı kaynaklı olmasından, sonra milli yoksunluklardan doğmasından ötürü Türkçülük; Nurculuk, Ticanilik gibi şeylere de karşıdır.
Ömrünün kışını yaşayan şuursuz gazetecilerin, para için ruhunu satan siyasetçilerin kullandığı beyni süngerleşmiş zavallı komünist gençlerinin bizlere yaptıkları yabancı kökenli yakıştırmaların hiçbirini kabul etmiyoruz.
Yaptığımız eylemlere “Faşizanlık”, milli ülkümüze “Faşizm” diyen, fikrî liderimize, yolbaşçımıza Hitler yakıştırması yapan şahısları şuurlu olmaya davet ediyoruz. Zira bu davetimizi kabul etmemeleri halinde, kendilerini bahsettikleri kesimlerin yaptığı gibi cezalandırma yoluna gidilirse, sorumlusu Türkçüler olmayacaktır.
Kurdun dişine değen kandır. Yolbaşçımız ATSIZ’ın Mecmuasının 15. Sayısında söylediği gibi, 10.000.000 kurt, 40.000.000 köpekten korkmaz. Daha fazlasından da korkmayacaktır.