Ana Sayfa Genel Irkçılık ve Ayrımcılık

Irkçılık ve Ayrımcılık

1 Yorum 517 Görüntülenme

Bu zamana kadar ülkemizde ve diğer dünya ülkelerinde ırkçılık, sürekli eleştirilmiş, bölücülükle ve yıkıcılıkla suçlanmıştır. Irkçılığın ne olduğunu ve ne için yapıldığını bilmeyen bir kısım kişiler de, bu suçlamaları bütün çirkeflikleriyle desteklemişlerdir.
Sürekli olarak bizi ırkçılık üzerinden suçlayan kimselere bu yazımda cevap vermeyi düşünüyorum.

Öncelikle ırkçılığa girmeden önce ayrımcılık nedir onu bir anlamamız gerek. Vikipedi’de ayrımcılık şu şekilde tanımlanmıştır.
Bir kişiye ya da gruba, belli özelliklerinden dolayı önyargılı davranmaya denir. Bu davranış, pozitif ya da negatif yönde olabilir. Ayrımcılık bir siyasî, dinî tercihi benimseyenlere ya da bir ırka, cinsel yönelime, cinsiyete, yaşa karşı olabilir.

Vikipedi’nin tanımını paylaştıktan sonra asıl konumuza gelelim. Aslında ırkçılık, ayrımcılığın alt dalı sayılabilir. Genel anlamda toplumda “ayrımcılık” kelimesi hoş karşılanmasada, herkes tarafından uygulanıp doğru kabul edilmektedir.
Şimdi bu ayrımcılıklara örnekler verelim.

  • Kızınız, erkek arkadaşında kalmak için sizden izin istese cevabınız ne olurdu ?” gibi bir soruyla karşılaştığınızı düşünün. Cevabınız elbette “HAYIR” olacaktır. Lakin kız arkadaşında kalması için izin vermeniz muhtemeldir. Bu cinsiyet ayrımcılığına bir örnektir.
  • Çocuğunuzun esrarkeş serserilerle mi arkadaş olmasını isterdiniz, yoksa okul birincisiyle mi?” sorusuna ise kuşkusuz cevabınız “Okul birincisiyle” olacaktır. Bu ise rol ayrımcılığına örnektir.
  • Eşcinsel biriyle birlikte zaman geçirmek ister misiniz?” diye sorulduğunda, yine büyük olasılıkla “HAYIR” cevabını vereceksiniz. Buyrun bu da cinsel seçime karşı yapılan ayrımcılıktır.

Bu örnekler çoğalır gider.

Türk toplumunda bu tarz ayrımlar hiçbir zaman yanlış görülmemiştir ve yanlışta değildir. Kültürümüz, töremiz, örf ve adetimiz gereği uygun gördüğümüz konularda doğru olanı uygulamak için ayrımcılık yaparız. Zaten bu tarz ayrımları doğru bulmayan varsa, kendi kültür ve inançlarından uzaklaşıp yozlaşmış, düşüncesiz bir şahsiyettir. Peki toplumun büyük çoğunluğu ayrımcılık yaparken ve bu ayrımcılıkları doğru bulurken, bizim yaptığımız ırk ayrımcılığına neden tepki gösteriyorlar sorarım onlara.

Bizler Türkçüler olarak vatanımızı bir yavru olarak görmüş, onu doğru ellere emanet etmemiz gerektiğini savunmuşuzdur. Nasıl ki yavrunuzu erkek arkadaşına emanet etmez, esrarkeş serseriyle dostluk bağı kurmasını istemezsiniz, Bizlerde vatanımızı Kürt’e, Arap’a emanet etmez, dostluk bağı kurmasını istemeyiz.
Herkesin içinde ayrımcılık duygusu vardır. Kimileri bu ayrımcılık duygusunu şahsi menfaatleri için, kimileri ise devletinin ve milletinin bekâsı için kullanır.

Bizler devletin ve milletin bekâsı için yaptığımız ayrımcılıktan kıvanç duyar, bütün asılsız suçlamalara rağmen davamızı sürdürürüz. Umarım bu yazıyı okuyan kişiler de, ırkçılığın anlatıldığı gibi kötü niyetli kişilerce yapılan bir eylem olmadığını, doğru ile yanlışı ayırmaktan ibarrt olduğunu idrak eder.

1 Yorum

1 Yorum

Lokman Atmaca 25 Ocak 2017 - 18:06

Eline sağlık kardeşim çok güzel olmuş.

Yorum Yap